Cumhuriyet 102 Yaşında: Doğaya Saygı, Geleceğe Söz…
Ulvi Taşkın yazdı...
Cumhuriytimizin 102’nci yılına ulaştığımız bu anlamlı günde, geçmişimizden aldığımız güçle bugünümüzü değerlendiriyor; geleceğimize umutla bakıyoruz. Cumhuriyet, yalnızca siyasi bir devrim değil; aynı zamanda aklın, bilimin ve ilerlemenin yol göstericiliğinde topyekûn bir yaşam biçimi…
Bu yaşam biçiminin en önemli sacayaklarından biri ise doğaya, çevreye ve ortak yaşam alanlarımıza duyduğumuz saygı.
Katedilen Yol: Çevre Bilinci Yükseliyor
Cumhuriyetin ilk yıllarında öncelik; bağımsızlık, eğitim, ekonomik kalkınma ve toplumsal dönüşümdü. Bugün ise aynı kararlılıkla yeni bir alan daha öne çıkıyor: çevre ve sürdürülebilir yaşam.
Son yıllarda çevre konusunda bilinç ciddi biçimde arttı.
Plastik kullanımının azaltılması, geri dönüşümün yaygınlaşması, atık yönetiminin gelişmesi ve orman varlığının korunması için atılan somut adımlar, toplumun tüm bileşenlerinde karşılık buluyor.
Yerel yönetimler ve özel sektör çevre dostu uygulamalar geliştiriyor; bireyler ise günlük yaşamlarında daha duyarlı adımlar atıyor.
Bu dönüşüm, kuşkusuz Cumhuriyetin “bilim ve akıl” temeliyle doğrudan ilişkili.
Ormanlar: Cumhuriyetin Yeşil Nefesi
Ormanlarımız yalnızca ağaç toplulukları değil; suyumuzu, havamızı, iklimimizi, yaşam kalitemizi koruyan en önemli varlıklarımız.
Son yıllarda çıkan yangınlar, kaçak yapılaşma ve doğal alanların tahribatı; bize ormanların ne kadar kırılgan ve ne kadar hayati olduğunu yeniden hatırlattı.
Cumhuriyet sayesinde bu topraklarda büyüyen bilim insanlarının, çevrecilerin ve gönüllülerin çabaları sayesinde farkındalık artık daha yüksek.
Ancak yeterli değil…
Her fidan bir umuttur, her orman gelecektir.
Bu yüzden korumaktan öteye geçip doğayı iyileştirme dönemine girdik.
Eğitim: Geleceği Yeşertecek Güç
Atatürk’ün “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir” sözünü rehber edinerek yetişen gençlik, bugün çevre hareketinin en güçlü temsilcisi.
Doğa eğitimi, geri dönüşüm bilinci, karbon ayak izini azaltma farkındalığı…
Okullarda başlayan bu yolculuk, üniversitelerde bilimsel çalışmalara, toplumda ise yeni yaşam alışkanlıklarına dönüşüyor.
Çocuklarımıza çevre sevgisini aşılamak; onlara yalnızca bilgi değil, bir yaşam sorumluluğu vermektir.
Gelecek: Temiz Çevre ve Adil Yaşam
Hayalimiz net:
Temiz denizler, sağlıklı ormanlar, nefes alan şehirler, adil bir çevre düzeni ve sürdürülebilir bir kalkınma modeli.
Cumhuriyet’in değerlerini korurken; iklim kriziyle mücadelede akılcı adımlar atmak, teknoloji ve bilimi rehber edinmek zorundayız.
Daha fazla yenilenebilir enerji, daha az tüketim, daha çok geri dönüşüm…
Gelecek kuşaklara bırakacağımız en değerli miras, yaşanabilir bir dünya olmalı.
Son Söz
Cumhuriyet; özgürlüktür, adalettir, bilimdir.
Ama aynı zamanda doğayı koruma iradesidir.
102 yaşındaki Cumhuriyetimizin bize armağan ettiği bu bilinçle;
Topraklarımızı, denizlerimizi, ormanlarımızı korumak,
Sadece çevresel değil;
Ulusal, insani ve ahlaki bir görevdir.
Güzel yarınlar için…
Yeşil bir Türkiye için…
Daha sürdürülebilir bir dünya için…
Kutlu olsun Cumhuriyet!
Yaşasın doğa!







YORUMLAR