TSK'dan atılan Atatürkçü teğmenlere Genelkurmay'dan 'yok artık' dedirten yasak

Kara Harp Okulu mezuniyet töreninde 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' diyerek kılıç çattıkları gerekçesiyle TSK'dan ihraç edilen 5 teğmene Genelkurmay'dan yeni yasaklar gelmeye devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde oğlunu evlendiren Gazi Üsteğmen Av. Serdar Öztürk, düğününe evladı gibi gördüğü 5 teğmeni de davet etti. Düğün öncesi davetli listesini isteyen Genelkurmay, ihraç edilen teğmenlerin düğüne katılmasını yasakladı.

Kara Harp Okulu mezuniyet töreninden sonra kılıç çekip yemin eden ve "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" sloganı atan teğmenler, devam eden süreçte Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Yüksek Disiplin Kurulu kararıyla ordudan ihraç edildi. 

Olaya ilişkin yargı süreci devam ederken, teğmenlere yönelik Genelkurmay'dan pes dedirten bir karar alındı. 

TEĞMENLERİN DÜĞÜNE KATILMALARI DA YASAK

Müyesser Yıldız'ın haberine göre, Ergenekon kumpasında yıllarca hapis yatan Gazi Üsteğmen Av. Serdar Öztürk, önceki akşam küçük oğlu Berkay’ı evlendirdi. Öztürk'ün oğlu için yapılan düğün ise Orduevi’nde gerçekleşti.Öztürk, oğlunun düğününe evlatları gibi gördüğü ihraç edilen 5 teğmeni de davet etti. Halihazırda Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde (ABB) çalıştıkları için Ankara'da bulunan 4 teğmenin dışında, düğüne katılmak için dönem birincisi Ebru Eroğlu İstanbul’dan kalkıp Ankara’ya geldi

ORDUEVİ'NE GİRİŞLERİ YASAK

Ancak düğün öncesinde Öztürk'ten davetlilerin bir listesini isteyen Genelkurmay, listede teğmenlerin olduğu görülünce de, “TSK’dan atıldıkları için” Orduevi’ne giremeyecekleri bildirildi.

TEĞMENLER KARARA İSYAN ETTİ: 'EŞİMİN DOSTUMUN DÜĞÜNÜNE DE Mİ GİDEMEYECEĞİM'

Yıldız, yasak kararını öğrenen teğmenlerin yaşadığı hayal kırıklığını şu ifadelerle anlattı:

"Durumu öğrenen Av. Öztürk çok üzüldü. Düğüne birkaç gün vardı. Davetiyeler çoktan basılıp dağıtılmıştı. Başta düğün yerini değiştirmeye çalıştı, ama uygun bir yer bulamadı. Bulamayınca da çaresiz bir şekilde teğmenleri toplayıp durumu anlattı.

Tabii teğmenler de hem Av. Öztürk hem kendi adlarına çok üzüldü. Yapacak bir şey yoktu. Öztürk’ü, “Nasılsa iyi günde de kötü günde de beraberiz. Gelmesek de olur.” diye teselli ettiler.

Bu muamele karşısında ne hissettiler çok merak ettim, birisine sordum. Kelimesi kelimesine şunları söyledi:

“Zoruma giden şu; düğün ya, düğün düğün… Sanmıyorum, Milli Savunma Bakanı veya Genelkurmay Başkanı’nın kararı olsun. Alttaki, kraldan çok kralcıların işidir. Tamam kabul ettim, beni TSK’dan attınız, tamam disiplinsiz adamım; iyi de eşimin, dostumun düğününe de mi gidemeyeceğim?"